Hastalar bel ve boyun fıtığı rahatsızlıklarında genellikle ameliyat dışı yöntemleri araştırarak tedavi arayışına girerler. Bu arayışın nedeni ise ameliyattan çekinmeleridir. Bel ya da boyun fıtığı hastalarının ehil olmayan kişilere kendilerini emanet etmeleri gerekir. Yanlış teşhis ve tedavi şekli hayati önem taşıyabilmektedir.

Öncelikle, yıpranmış eklem mikroskop altında incelenir. Bu inceleme sonucunda normal ve sağlıklı bir ekleme göre çok daha fazla sayıda sinir ucunun geliştiği görülebilir. Bu nedenle de ağrı daha kolay ortaya çıkar. Yıpranmış bir disk eklemi fıtıklaşmamış olsa da, bel ya da boyun ağrısına neden olabilmektedir.

Modern teknoloji ameliyatsız tedavi yöntemlerini tıp biliminin güvenilir uygulamaları olarak kullanma şansını vermektedir. Bel ve boyun fıtığı hastalığında omurga kemikleri arasında bulunan disk eklemi yıpranmışsa, özellikle eklem kapsülü adı verilen, simit şeklindeki halka yıpranmışsa, üzerinde çatlaklar geliştiyse, bel veya boyun ağrısının ortaya çıkmasını sağlayan kimyasal maddeler açığa çıkmışsa, Radyofreans teknolojisinden yararlanılabilir.

Radyofrekans yöntemi de modern tıp teknolojisinin bel ve boyun fıtıkları için geliştirdiği ameliyatsız tedavi yöntemlerinden bir tanesidir. Radyofrekans yöntemi tıbbın diğer alanlarında da kullanılabilmektedir. Radyo dalgaları, tıpkı lazer gibi bir güç kaynağı olarak kullanılır. Amaç yumuşak dokuları enerji kaynağı sayesinde buharlaştırarak küçültmektir. Disk eklemi hacminde çok az bir miktardaki azalma dahi, eklem içindeki basıncı önemli derecede azaltarak ağrının önemli derecede azalmasına neden olmaktadır

Radyofrekans (RF) tedavisi nasıl uygulanır?

Radyofreans uygulaması, lokal anestezi altında ve fluoroskopi adı verilen özel bir röntgen aleti ile işlemi sürekli kontrol ederek yapılır. Ağrılı olmayan bu işlemde,  hastanın bel kısmından oldukça ince bir iğne ile radyofrekans enerjisini üreten sistemin yarattığı enerjiyi eklem içine kadar ulaştıracak olan özel bir elektrod yerleştirilir. Bipolar elektrod denilen bu elektrodun ucundaki birkaç milimetrelik alanda iki kutup vardır. Böylelikle yaratılan enerji birkaç milimetrelik alanda güvenli olarak kalır, çevreye yayılmaz ve kontrol edilebilir.

Bel ve boyun fıtıklarında kullandığımız radyofrekans ile tedavi yöntemi, diğer enerji kaynakları gibi kontrolsüz bir enerji üretmedikleri için, dokuda ısı ile ilgili olmaması gereken bir hasar ya da yanık gelişmez. Tedavideki amaç uygun hastalarda bel ya da boyun ağrılarının azalması ve yaşam kalitesinin artmasıdır.

Sonuç olarak bel ve boyun fıtığı hastalarında ilaç ve fizik tedavisinden yeterince fayda sağlanamamış ise, fıtık parçalanmış ya da halk arasında ifade edildiği gibi patlamış bir fıtık değilse, radyofrekans yöntemi tedavi alternatifi olarak mutlaka düşünülmelidir. Bu tedavi yöntemi açık cerrahiye, yani ameliyata göre çok daha az riskli bir tedavidir.